Pansuman

Yarayı her çeşit dış etkenlerden ve mikropla bulaşma sonucu iltihaplanmadan koruyan, yaradan gelen kan ve cerahat gibi sıvıları emen, gerektiğinde yara üzerine ve etrafına basınç uygulanmasını sağlayan ve bazı ilâçların yara üzerine
uygulanmasını kolaylaştıran çeşitli mikropsuz (steril) materyallere pansuman materyali ve yapılan bu yara bakımına da “pansuman” denir. Pansuman; Fransızca bir kelime olup “Pansemet” kelimesinden gelir. “Yara bakımı” demektir.

Pansumanın Amacı

Pansuman çeşitli amaçlarla yapılır. Çoğu kez vücut dışında kanama olan yaralarda kanamaların durdurulması, yara üzerine kuru bir pansumanın (pansuman materyali) konup elle basınç yapılması ya da sargı bezi ile sıkıca sarılıp basınç uygulanması ile sağlanır. Bu işleme “basınçlı pansuman” denir. Yara yüzeyinden ya da deriden cerahat ve kan gelebilir. Vücudun bir yerindeki apse vücut yüzeyine açılmış olabilir. Bu durumlarda yara yüzeyine konan pansuman bunları emer yaradan uzaklaştırır. Pansuman, yarayı dış etkilerden koruduğu gibi hastanın elbise ve yatak çarşaflarının da kirlenmesinin önüne geçer. Yine pansuman ile yara üzerine ilâç uygulanması kolay olmaktadır. Yanık yerin uygun bir pansumanla örtülmesi sonucu hava ile ilişkisi kesildiğinden ağrı çok olmaz serum denen kan sıvısının kaybı azalır. Yanık yerini dışarıdan gelen mikroplarla bulaşması sonucu iltihaplanması önlenmiş olur.

Pansuman Çeşitleri

A- Yapılan pansumanın özelliğine göre üç çeşit pansuman vardır.

1-Koruyucu Pansuman: Yarayı dış ortamdan korumak için yapılır. Genellikle yarada akıntı veya kanama yoktur. Dışarıdan yara içine mikropların girmesi önlenir.
2-Emici Pansuman: Yaradan gelen akıntının emilmesini sağlayan pansumandır.
3-Basınçlı Pansuman: Yaradan gelen kanamayı durdurmak, yarada ve etrafındaki şişliği azaltmak, yara tabakalarının birbiri üzerine iyice oturmasını sağlayarak daha çabuk iyi olmasını sağlamak amacı ile uygulanan pansumandır.

B- Nemlilik derecesine göre iki çeşit pansuman vardır.

1-Kuru Pansuman: Pansuman materyali yara üzerine kuru olarak uygulanır. Çoğu kez koruyucu pansuman olarak kullanılır.
2-Yaş Pansuman: Bu pansuman özellikle iltihaplı yaralarda çok etkilidir. Yaranın üzeri örtülmez açıkta kalırsa, üzerinde kuru bir yara kabuğu olur. Yara yüzeyi kuruyunca burada bulunan ince kan damarları da zarar görür. Yaş pansuman ile yaradan akıntının emilmesi daha kolay olur. Ayrıca yaş pansuman yara üzerinin kabuk olmasını önleyerek nemli ortamda yara kenarlarındaki ve yara üzerindeki hücrelerin çoğalarak çabuk yara yüzeyini örtmesini sağlar.

C- Yara yüzeyinin pansuman ile örtülüp örtülmediğine göre iki çeşit pansuman vardır.

1-Açık Pansuman: Burada yara yüzeyi açıkta bırakılır. Pansuman örtülmez. Bu yöntemle yara üzerinde yara kabuğu olur. Yaranın iyileşmesi yaranın pansumanla örtülmesine göre yavaş olur.
2-Kapalı Pansuman: Burada yara bir pansumanla örtülür.

Negatif basınç uygulamaları: Yaranın steril bir sünger veya bez ile kapatılıp negatif basınçla emilmesine dayanan bir tedavidir. Son 20 yılda yara tedavisinde giderek artan bir kullanım alanı bulmaktadır Yalnızca yara tedavisinde uygulanır.

Elektrik stimülasyonu: Elektrik stimülasyonu (ES) kas iskelet sistemine ait hastalıklarda, kası güçlendirmede, kronik deri ülserlerinin iyileşmesinde, kırıkların iyileşmesinde, ağrıyı azaltmada, derin ven trombozu tedavisinde, eklem hareket açıklığını artırmada ve spastisite tedavisinde kullanılmaktadır.

Fototerapik yaklaşımlar : Fototerapi genellikle sarılık hastası bebeklere uygulanan bir tedavi yöntemidir. Fototerapi ile deri yüzeyinde biriken ve sarılığa yol açan bilirubin parçalanarak idrar ile atılır. Bu süreçte aşırı sıvı tüketimi ve bol bol su içmek çok önemli bir rol oynamaktadır.

Hücresel tedavi: Kök hücreler son 20 yıldır kalp hastalıklarının tedavisine ümit veren bir seçenek haline gelmiştir. Kök hücre ile kalp hastalıklarının tedavisinde hücreler, tek başlarına ya da çeşitli destekleyici malzemeler ile birlikte ve bazı büyüme faktörlerinin eşliğinde hasarlı doku bölgesinde kullanılabilir.

DİKKAT! Bu yazı Bilgilendirme amaçlıdır.